
Rutin nedir? Neden rutinlerimiz olmalı?
Rutin: her zaman yapılan, alışkanlık durumuna gelen. En azından benim anlatmak istediğime en yakın tanımı bu. Rutinler sıkıcı, kısıtlayıcı ve yaşamın heyecanını kaçıran bir durum gibi görünüyor olabilir. Aslında aksine, size özel rutinler tasarlamanız ve onlara bağlı kalmanız özgür, üretken ve mutlu olmanıza yardımcı olur.
Tatmin edici bir yaşam için uyguladığım günlük rutinlerim
Karalama defterim var:
Tekrarlayan, zarar veren/engelleyen veya mutlu eden/geliştiren düşünce kalıplarını yakalamak ve güzel hayatınızı belgelemek için harika bir yöntemdir. Kendimizi korumamız gereken veya içine dalmak isteyeceğimiz duyguları yakalamamıza yardımcı olacak ve en sonunda bize nasıl yaşadığınızı hatırlatacak bir kaynaktır.
Bullet Journal (Ajandanın çok keyiflisi) tutuyorum:
Bir kelimeyle anlatmam gerekirse “olağanüstü”. Rutin olarak her gün takip edilmesi gerekmese de günlük rutinlerim arasına kattığım verimliliğimi artıran ve yaşamımda bana daha fazla alan kazandıran bir yöntem. Ryder Carroll tarafında geliştirilmiş olan sistem bu ile onun sözüyle “geçmişi takip etmenize, şimdiyi organize etmenize, geleceği planlamanıza” yardımcı olur. Nasıl yapılabileceği tamamen size bağlı olsa da bu konuda bir kitap da mevcut.
Titreye titreye bile olsa soğuk duş her zaman iyi geliyor:
Soğuk su beni yaşadığım an da tutmaya ve daha iyi hissetmeme yardımcı oluyor. Özellikle geçmişe takılıp, kendime işkence ettiğim eski zamanlarda edindiğim bu rutin, arada bir aksatsam bile uygulamaya çalıştıklarımdan biri.
Sağlıklı beslenmeye öncelik veriyorum:
Ben abur cuburlarımla da mutluyum diyebilirsiniz elbette, benim belirtmek istediğim sağlıklı alternatiflerin olduğu bir dünyanın da olduğu. Öyle muhteşem ambalajlarla veya rengarenk, herkesin sanki elinden zehir olsa içerim havasıyla dans ettiği reklamlarla gelmiyor olabilirler ama var. Sadece biraz daha dikkatli bakmak gerekiyor.
Telefonumu gerekmedikçe kullanmıyorum:
Zaman aralıklarını siz daha iyi bilirsiniz fakat enerjinizin büyük bir kısmını içine çekip yine de şarj olmayan bir alete bu kadar yapışık olmamak beni çok mutlu ediyor.
Sosyal medyayı çok kullanmıyorum:
Sürekli detoks olsun diye ara veriyordum fakat ara vermediğim zamanlarda da akıl sağlığımı (gelişmeler beni öldürüyor) korumak adına bir süredir günlük kullanım zamanımı iyice azalttım. Minimal yaşama geçerken edindiğim bu rutini de şiddetle tavsiye ediyorum.
Erken yatıp, erken kalkıyorum:
En geç gece yarısı civarında uyumaya çalışıyorum bu sayede sabah gün doğumunun harika enerjisini tüm vücudumda hissedebiliyorum. (Elbette yaşadığınız ev, ortam gibi faktörler buna biraz engel oluşturabilir. Ama uymaya çalışmak gerek.)
Doğayı içime çekmek için duruyorum:
Kelimenin tam anlamıyla duruyorum, (eğer instagram üzerinden takip ediyorsanız görüyorsunuzdur). Neredeyse her an durup doğanın güzelliğini içime çekmeye çalışıyorum. Yüzümdeki rüzgarı, güneşi, parmaklarımın arasındaki yaprakları ve toprağı kucaklıyorum.
Meditasyon, yoga ve egzersiz yapıyorum:
Her sabah kısa bir süre kendimi dinliyorum.
Akşamları yatmadan önce yoga pratiği yapmaya çalışıyorum (bu çok yeni ve çok iyi geliyor).
Ortalama bir mesafe yürüyüş ve ısınma hareketleri ile kondisyonumu korumaya çalışıyorum.
Her gün bir yeni bilgi öğreniyorum:
Bunun bir sınırı yok elbette, bazen bir sürü bilgi arka arkaya geliyor, bazen de sadece bir kelimenin anlamını öğrenecek kadar vakit bulabiliyorum. Aslında bu noktada önemli olan öğrendiğim bilginin değerli yaşamımı daha güzel bir hale getirip getirmeyeceği.
Rutin kişisel olmalıdır:
Rutinlerim benimdir, onları sahip olabileceğim en iyi yaşamı oluşmama yardımcı olmaları için kullanıyorum.
Eğer yazmayı sevmiyorsanız defter tutmak, soğuğa dayanamıyorsanız soğuk duş almak sizi ileri değil geri götürebilir.
Bunlar sadece dokunabildiğim kadar güzel şeyleri hayatıma katmama ve kalan insan günlerimden en iyi şekilde yararlanmama yardımcı olmak için yaptığım bazı şeyler. Şu sıralar her gün güzel şeyleri yutan çamur yığınlarının haberleriyle uyanıyoruz. Aynı anda her gün gerçekleşen bu gerginlik ve hareketi garip bir şekilde göçebe hayatımla birleştirmeyi öğreniyorum. Ve elbette zihnimi aktif tutmak için her gün yeni bir şeyler öğrenme çabası içindeyim. Tek umudum ise bir gün buruşuk aksi bir ihtiyar olduğumda yaptıklarıma bakıp iyi ki yapmışım diyebileceğim.
Offf hep ben konuştum yine. Peki sizin her gün daha iyi hissetmenize ve yaşamanıza yardımcı olan şeyler var mı? Anlatın üzerine konuşalım.
Kucak dolusu sevgiler…
Bir cevap yazın